Sayfalar

1/23/2010

çocukluktan bir gün

dışarda lapa lapa kar yağıyor, penceremden izleyebiliyorum. sabah kendimi hasta hissettiğim için geç kalktım, yorganı başıma çekmeyi çok seviyorum. kahvaltıdan sonra tekrar yatağa dönmek, bir süre kitap okumak, sonra biraz daha uyuklamak... en sevdiğim şeylerden, hele de dışarda kar yağarken. tıpkı çocukluğum geri gelmiş gibi oldu. sanki babam salonda sigara içerek dışarda yağan karı seyrediyor, karşısında annem, ortalarında kahve fincanları...
blog yazmayı özlemişim, tamam çok yazmıyordum ama olsun, o kadarını bile özlemişim. hatta unutmuştum bile bir blogumun olduğunu. taa ki http://cafefernando.com/turkce/ ile karşılaşana kadar. canım arkadaşım kader sağolsun, beni siteyle tanıştırdı. yemek bloglarına bakmam ben, ama bu site hoşuma gitti, yazıları hoşuma gitti, fotoğrafları hoşuma gitti, fotoğraflardaki o renkler, o tabak çanaklar en çok hoşuma gitti. işte bu siteyi karıştırırken kendi blogum aklıma geldi, sanırım yine yazmaya başlayacağım. yani bu yazı ile başladım ama devamını da getireceğim demek istedim. öyle işte...

Hiç yorum yok: